Hiç düşündünüz mü doğduğumuz yer bulunduğumuz ortam kimselerle eşit değil.
Hayata isyan etmeyin.
Öncelikle şunu bilin bizi yaratan bizleri asla eşit yaratmadı….sadece adaletli davranıyor.
Hiç birimiz ve hiç bir canlı eşit olmadı dünya kurulduğundan beri,kimi zengin kimi fakir kimi sakat kimi dünya güzeli ve daha niceleri……
Başımıza gelen her şeyde eşit değil, önce hayatın eşit olmadığını (!) Kabul edelim
Bir film izlemiştim.Akıl hastanesine yatırılan başroldeki adam (şimdi adı aklımda değil ) çok ağır bir mermer havuzu kaldırabileceğini söyler. Diğer hastalarla iddiaya girer havuzu kaldırmaya çalışır ama kaldıramaz ter su içinde kalır çok uğraşır ama yapamaz…diğer hastalar onunla alay etmeye başlar ve filmin kahramanı ‘’Ben en azından denedim’’der..…
Peki sizler gerçekten denediniz mi? Yoksa hep pencereden mi baktınız hayata? ….
Oysa hayat hepimizin avucunun içinde
Kiminin nasır tutmuş parmaklarının arasında, kiminin boyalanmış ellerinde , kiminin gömleğindeki ter kokusunda…ama hayat her zaman avucumuzun içinde.
Nasıl istersek , neye karar verirsek hayat orada….
Güneş her gün aynı yerden doğuyor. Gün her şafakta nice umutlarla başlıyor. Eğer isterseniz hayatı bir ucundan yakalama şansına sahipsiniz.yeter ki GÜLÜMSEYİN!..
Yeter ki bu gün benim günüm diyerek kalkın yatağınızdan aynaya bakıp gülümseyin kendinize…
Bu yazdıklarımı sakın içinizdeki çocuğa ulaştırmayın,uzak tutun ,zira siz bunu okuduğunuzda içinizdeki çocuk özgürlüğüne kavuşmak isteyip başınıza dert açabilir Bu dünyadaki varlığımızın dostlarımızın , CANDOSTUmuzun var olmasına bağlı ,bazen bir çiçek yada küçük bir tatlı sözün bile kırık bir kalp tamirinin mümkün olduğunu, içten bir özür dilemenin teşekkür etmenin ve şükretmenin bir erdem olduğunu ve her sabah uyandığımızda ‘’HAYAT İYİKİ VARSIN HER ŞEYE RAGMEN’’demeyi ihmal etmeyin.
Her yeni gün yeni bir hayata başlamaktır
Tüm sevdiklerime dediğim …sevgiyle sağlıkla ve hayatı avucumuzun içinde olduğunu bilerek gülümseyelim ... |